Fabrika politikası ve çalışma tarzı
Sınıf çalışmasında yol almak, fabrikalarda mevzi kazanmak ve derinleşmek hedefi partinin özellikle 2. Kongre’den bu yana öncelikli olarak tartıştığı konuların başında gelmektedir. Fabrika çalışmasında sonuç olmak için hedeflerin daraltılarak derinleşme sağlanması olarak da özetlenebilecek bu yönelim, partinin yeni bir düzeye sıçraması için de gerekli ve zorunludur.
Fabrika çalışmasında derinleşme ve mevzi kazanma sorunu, tercih edilen sektörden örgütsel konumlanışa, kullanılan araçlardan kararlılık ve ısrara kadar bir dizi başlığı kapsayan çalışma tarzı sorunundan bağımsız değildir. Her şeyden önce partinin sınıf çalışması stratejik bir yönelim taşımak zorundadır. Bu sorun partinin çıkış yıllarında yayınlanan belgelerinde de tartışılmış, stratejik sektörler ve yüklenme alanları tespit edilmiştir. Bugün için de üretimde tuttuğu yer ve sanayideki ağırlığı bakımından metal ve petro kimya sektörleri önceliklidir. Ancak bugünkü gerçekliğimizde kimi çalışma alanlarında önceliklerden değil, güç ve imkanlardan yola çıkılarak sektör ve fabrika çalışmaları belirlenebilmektedir. Elbette sorun tek başına öncelikli sektör tartışması değildir. Öncelikli olmayan sektörlerde de fabrikanın büyüklüğüne ve üretimine, bölgedeki konumuna göre hedefler belirlenebilir. Sorunun özü doğru kavranmalı, sınıf çalışmamızı güçlendirecek, çalışma alanlarında sınıfın örgütlenme ve bilinçlenme düzeyini geliştirecek, alanların özgünlüğü içerisinde ve somut durumun somut ihtiyaçları üzerinden belirlenebilecek fabrika hedefleri de sınıf çalışmamızın temel yönelimleri arasındadır. Kavranması gereken temel halka, fabrika zeminine ayaklarını basan, mevzilenen ve yerleşen bir sınıf çalışmasının örgütlenmesidir.
Özellikle bugünkü örgütsel gelişmişlik düzeyimiz düşünüldüğünde, sınırlı güçlerimizi geniş ve yaygın bir alana yayılmış hedeflere dağıtmaktansa, seçilmiş temel hedeflere yöneltmek ve sonuç almak öncelikli bir yaklaşım olmalıdır. Hedef daraltmaktan anlaşılması gereken budur. Ancak bu hiçbir biçimde siyasal sınıf çalışmamızı birkaç fabrikaya daraltmak sonucunu doğurmamalıdır. Çalışma alanlarını etkili bir ajitasyon-propaganda ile kuşatmak ve geniş sınıf bölüklerine seslenmek, genel siyasal etkiyi böylesi bir çalışma tarzı üzerinden güçlendirirken hedefli fabrikalarda sonuç almaya kilitlenmek ve derinleşmek... Hedef daraltmaktan anlaşılması gereken fabrikalarda somut mevziler kazanmaya kilitlenmek olmalıdır.
Hedef daraltmak tek başına sonuç almanın teminatı değildir. Zira daraltılmış hedeflerin iyi tanınması, sorunların tespit edilmesi, güç ve imkanların görülmesi ve değerlendirilmesi, hedeflerin isabetli belirlenmesi ve hedeflere ulaşmak için uygun, etkili ve işlevli araçların kullanımı, sonuca ulaşmak için ısrarlı ve kararlı bir çaba sergilenmesi ve tüm bunlara uygun örgütsel konumlanışlar sonuç almayı kolaylaştıracak başlıklar arasındadır.
Fabrika politikası olarak tanımlanabilecek bu sorunlar somut bir planlamaya ve müdahaleye konu edilmedikçe çalışma tarzından kaynaklanan eksikliklerin geride bırakılması düşünülemez.
Hedef fabrikalara yönelik politikalar belirlenebilmesi için o fabrikanın iyi tanınması gerekmektedir. Fabrika anahtarı da diyebileceğimiz ve fabrikadaki çalışma koşullarından çalışan işçi sayısına, işçilerin siyasal eğilimlerinden cinsiyetine, memleketlerinden yaşlarına kadar birçok bilgiyi kapsamak zorundadır. Fabrikada kaç bölüm olduğu, her bir bölümde kaç işçinin çalıştığı, üretimin kalbi olan bölüm ya da bölümler, fabrikanın ne ürettiği ve nereye ürettiği, uluslararası bağlantıları, iç ve dış pazar payları, fabrika patronunun başka fabrikasının olup olmadığı vb. gibi daha da genişletilebilecek bir anahtar üzerinden fabrikanın iyi tanınması sağlanmalıdır. İlk bakışta çok da işlevli gibi görünmeyen bu bilgiler, fabrika politikası oluşturmak için gerekli temel bilgilerdir. İşçilere seslenirken fabrika ve patron hakkında bilgi vermek, işçilerin gerici yaklaşımlarını bilmek ve bu eğilimlere müdahale edebilmek, duyarlılıkların hangi zeminden yakalayacağı hakkında fikir sahibi olmak, faaliyete yönelik olası bir saldırı sözkonusu olduğunda gerçekleşecek eylem ve direnişlerin hedefini belirlemek vb. birçok başlık altında toplanabilecek yönelimler için fabrikanın iyi tanınması oldukça önemlidir. Bir hedefe politika oluşturmak için o hedefi tüm yanlarıyla incelemek ve bir değerlendirmeye tabi tutmak gerekmektedir.
Fabrikadaki sorunların alt alta sıralanması da tek başına yeterli değildir. Zira her fabrikada üç aşağı beş yukarı birbirine yakın sorunlar yaşanmaktadır. Sorunları bilmek ile o sorunlara müdahale etmek iki ayrı başlıktır. Sınıf devrimcilerinin işi işçilerin yaşadığı sorunları onlara anlatmak değil, bu sorunlar karşısında onu harekete geçirmeye çalışmak, hak alma bilincini ve eylemini geliştirmektir. Fabrikadaki sorunlara karşı bir eylem hattı mutlaka oluşturulmalıdır. Tek başına sorunların kapsamının işlenmesi ve işçilere genel bir mücadele çağrısı yapılması sınırı artık aşılmalıdır. Mücadele çağrısı somut bir hareket planına dayanmalı, eylemlilikle beslenmeli ve sistematik bir müdahale ile sonuca kavuşmalıdır.
Fabrikadaki güç ve imkanların görülmesi ve değerlendirilmesi de tartışmalara ve planlamalara dayalı gerçekleşmelidir. Fabrikaya ister içerden seslenelim ister dışarıdan, yakalanan ilişkilerin ne ifade ettiği, bilinci, kaygıları, duyarlılıkları iyi tespit edilmeli, değişik ilişki biçimleri ve araçlarla işçilerin geri yanlarına müdahale edilmelidir.
Hiçbir ilişkimizin olmadığı bir fabrika, çalışma alanında temel bir yer tuttuğu için hedeflenmişse ve biz o fabrikaya kilitlenmişsek, ilk ilişkilerin yakalanması da somut bir planlamaya tabi olmalıdır. Soyut ve genel bir “ilişki yakalamaya çalışıyoruz” söyleminden çıkılmalı, ilişki yakalamanın imkanları da planlanmalı ve uygulanmalıdır. Hedef fabrikanın işçi servislerinin izlenmesi ve işçilerin evlerinin tespit edilerek ilişki kurulmaya çalışılması, çevre ve çeperimizden hedef fabrikadan tanıdıklarının olup olmadığının araştırılması, servislerin yoğun olarak gittiği alanların sadece hedef fabrikadaki ilişkilere ulaşılması amacıyla gazete ile taranması vb. yol ve yöntemlerle fabrikadan ilişki yakalanmaya çalışılmalıdır. Yaşam içinde yol ve yöntemler geliştirilebilir, çeşitlendirilebilir. Önemli olan fabrika hedeflerine ulaşmak için her yol ve yöntemin devreye sokulması, sonuç alana kadar ısrarla yeniden yeniden planlama yapılmasıdır.
Örgütsel konumlanışlar da sınıf çalışmasında mesafe almaya göre şekillenmelidir. Oluşturulan ekiplerin işlevli olmaması nedeniyle rolünü oynayamaz hale gelmesine karşı kayıtsız kalınmamalıdır. Önemli olan fabrika çalışmasında sonuç almaktır, buna hizmet edecek her türden örgütsel şekilleniş düşünülebilmelidir. Bunun somut biçimleri yeri gelir fabrika komiteleri olur, yeri gelir sektörel örgütlülük olur, yeri gelir sınıf birimi olur. Ancak dikkat edilmesi gereken nokta, hedef fabrikalarla ilgilenecek somut ekip ya da birimlerin oluşturulması, fabrika politikalarının en ileri düzeyden belirlenip planlanması ve araçlarının tanımlanmasıdır.
Hedefe ulaşmada en önemli başlıklardan birisi de araç, yol ve yöntemdir. Bir aracın işlevli olabilmesi için o aracın hedefe ulaşmaya hizmet etmesi gerekmektedir. Örneğin bir fabrikada taban örgütlülüğü kurmak istiyorsak, fabrikaya seslendiğimiz her araç bu ihtiyacı tanımlamalı ve örgütlemelidir. Fabrikada bir soruna karşı fiili hak alma mücadelesi örgütlemek istiyorsak kullandığımız araçlar bu süreci örgütlemelidir. Aracın işlevi oynadığı rolle bağlantılı düşünülmelidir. Bu açıdan yaratıcı olmak gerekmektedir. Yaratıcılık ise yeni ve hiç denenmemiş olanı bulmak değil, bizi hedefe ulaştıracak yol, yöntem ve aracı ustalıkla ve amaca uygun bir biçimde kullanabilmek demektir. Örneğin işçinin eğitimi sorununu tek bir biçim altında çözmek yerine değişik yol ve yöntemlerle gelişim süreçlerine müdahale etmeyi düşünmek gerekmektedir. Fabrika bülteni sadece fabrikadaki hedeflerimizi gerçekleştirmenin bir aracı olarak değil aynı zamanda işçiyi eğitecek bir araç olarak da düşünülebilir. Görsel ve sanatsal araçlar da (sinema, tiyatro, resim, müzik vb.) işçinin eğitimi için kullanılabilecek yöntemler olarak düşünülebilir. Ya da fabrikada eylemli bir süreç örgütlenmek isteniyorsa, fabrika bülteni bu süreci örgütlemenin temel bir aracı olarak değerlendirilebilir.
Yerel çalışma alanlarında yıllarca aynı fabrikaların hedef olarak gösterilmesi ve sonuç alınamamasından artık çıkılması gerekmektedir. Kuşkusuz hedef fabrikalarımız hep vardı, bu açıdan bugüne kadar ciddi bir sorunumuz bulunmamaktadır. Ancak artık sorunumuz hedef fabrika belirlemek değil bu fabrikalarda yol almak, mevzi kazanmaktır. Her çalışma alanı hedef fabrikalarını soyut olmaktan çıkarmalı, somut fabrika politikalarıyla sistematik bir fabrika çalışması örgütlemeyi öncelikli bir görev olarak önüne koymalıdır. Partinin yakın dönem hedefleri birçok açıdan çıtayı yükseltmeyi zorunlu kılmaktadır. Partinin yeni bir düzey yakalamasının en önemli basamaklarından birisi de fabrika çalışmasında mevzi kazanma sorunudur. Bu açıdan tüm parti organlarına ve kadrolara büyük görev düşmektedir.