Logo
< 15-16 Haziran, sol hareket ve işçi hareketi

Komünist Kamu Emekçileri hareketin ihtiyaçlarını ve yeni dönem hedeflerini tartıştılar...


Komünist Kamu Emekçileri hareketin ihtiyaçlarını ve yeni dönem hedeflerini tartıştılar...

İşyeri ve sektörler üzerinden yükselen bir çalışma tarzı!


Kamu emekçileri hareketinin sorunlarını, mücadelenin ihtiyaçlarını değerlendirmek, alana dönük yeni hedefler belirlemek amacıyla merkezi düzeyde biraraya gelen Komünist Kamu Emekçileri, üç gün süren tartışmaların ardından önümüzdeki döneme ilişkin yeni yönelim ve görevleri belirlediler. Ağırlıklı olarak alanda somut politika üretminin sorunlarını ele aldılar, yanısıra örgütsel işleyiş, devrimci ve örgütlü kimlik konuları üzerine tartışma yürüttüler.

Alana dönük saldırılar ve alana hakim olmanın önemi

Komünist Kamu Emekçileri mevcut yönelim ve pratikleriyle alanda somut politika üretebilmenin sorunlarını ve eksikliklerini tartıştılar. Uzun bir dönemdir güncel her sorun ve gelişme karşısında “hareketin öncü, ilerici kesimlerini devrimci bir mücadele programı etrafında biraraya getirmek” hedefini esas alan faaliyetlerinin işyeri ve sektörlerde karşılık bulabilmesi için ne yapılması gerektiği üzerinde durdular. Hareketin mevcut tablosunu ortaya koydular ve çalışma tarzlarını irdelediler. Yapılan tartışmaların ardından bir takım değerlendirme ve tespitlerde bulundular.

Alanda somut politika üretebilmenin koşulu alana tam hakimiyeti gerektirmektedir. Sermaye iktidarının saldırıları emperyalist tekeller ve işbirlikçi burjuvazinin ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleşmektedir. Kamu hizmetlerinin piyasaya açılması, hizmet üreten emekçilerin düşük ücretlerle, sosyal haklardan mahrum ve işgüvencesiz istihdam edilmesi emperyalist-kapitalist sistemin tüm dünyada uygulamaya çalıştığı saldırılardır. Saldırıların tek merkezden yöneltilmesi ve kapsamı, mücadelenin de merkezi bir hatta ilerlemesini gerektirmektedir. Ancak hareketin mevcut tablosu bu ihtiyacı karşılamaktan uzaktır.

Sermaye iktidarının kamu hizmet sektörlerini çalışanlarıyla birlikte tasfiye etmeye yönelik saldırıları adım adım hayata geçirilmektedir. Bir yandan SSGSS, Kamu Personel Rejimi Yasa Tasarısı, sahte sendika yasası, Kamu Yönetimi Reformu vb. ile alanın toplamına yönelik bir saldırı yürütülerken, öte yandan kamu hizmetlerinin özelleştirilmesi değişik adlar altında ve uygulamalarla hayata geçirilmektedir.

Esnek istihdam biçimleri 4/A, 4/B, 4/C, 2547, ücetli, sözleşmeli vb. adlar altında hayat bulmaktadır. Esnek ve güvencesiz istihdamda sosyal ve özlük hakların uygulanış tarzı değişmektedir. Eğitim, sağlık, ulaşım vb. sektörlerde özelleştirmenin ve piyasalaştırmanın somut karşılığı geniş kesimler tarafından henüz yeterince görülebilmiş değildir. Özelleştirme saldırısının okullarda, hastanelerde, elektrik, su, toplu ulaşımda, köprü ve otoyollarda vb. alanlarda yaratacağı sonuçlar emekçiler nezdinde yeterince bilince çıkarılabilmiş değildir.

Alanda istihdam edilen emekçi sayısı, cinsiyetlerin oranı, esnek ve güvencesiz istihdam oranı, sektörlere göre adı değişen ancak mantığı aynı olan yönetmelik, genelge vb. uygulamalar hakkında donanımlı olmak, emekçilere seslenmede, bilgilendirme ve bilinçlendirmede önemlidir.

Zira, grevli-toplusözleşmeli sendika hakkı talebiyle fiili-meşru mücadele anlayışı üzerinden yükselen kamu emekçileri hareketi, sermaye iktidarının saldırıları ve sahte sendika yasasıyla birlikte kırılma yaşamıştır. Kamu sektöründe sendikal örgütlenme düzeyi neredeyse yarı yarıyadır. Kamu emekçilerinin önemli bir kesimi sendikalı ancak örgütsüzdür. Hareketin öncülüğünü yapan, fiili-meşru mücadele geleneği içerisinde yetişen güçler büyük oranda alandan uzaklaşmıştır. Kalan kısmı ise reformist önderliğin harekette yarattığı tahribat nedeniyle yılgın, umutsuz ve güvensizdir. Hareketin geri çekilmesi, mücadelenin dibe vurması kamu emekçilerini düzenin gerici etkisine açık hale getirmiştir. Kamu emekçiler ağırlıklı olarak deneyimsiz, saldırılardan bihaber ya da sorunlarına karşı ilgisiz apolitik unsurlardan oluşmaktadır.

Bugün, ‘89 Bahar eylemlilikleri üzerinde yükselen, devletin terörüre karşı militanlaşan ve politize olan, grevli-toplsözleşmeli sendika talebini merkezine almış bir kamu emekçileri hareketi tablosu yoktur. Bu nedenle, kamu sektörüne yönelik saldırılarla ilgili “kamu hizmetleri özelleştiriliyor!”, “iş güvencemiz elimizden alınıyor!” vb. genel bir propaganda-ajitasyon üzerinden emekçilere seslenmek yeterli ve ikna edici olamamaktadır. Kamu emekçilerini ilgilendiren saldırıları yasal kapsamı ve fiili uygulamalarıyla birlikte bilmek, emekçilerin okulunda, hastanesinde, devlet dairesinde somut olarak yaşadığı sorunlara hakim olmak, bunların sermaye iktidarının ve emperyalist tekellerin genel saldırılarıyla bağını kurmak, genel seslenmenin yerine somut araç, yol ve yöntemlerle mücadele çağrısında bulunmak gerekmektedir.

Kamu emekçilerine seslenirken, merkezi saldırılara yönelik ortak talepler ileri sürülmeli, bunlar sektörlerdeki somut uygulamalarla birleştirilmeli, mücadele böyle bir hat üzerinden ortaklaştırılmalıdır. Bunun için alanda sendikalı-sendikasız tüm emekçilere seslenen, sendikal mücadelenin sorunlarını ve mücadelenin ihtiyaçlarını somut gelişmelerle birlikte ele alan, tüm emekçileri kucaklamaya çalışan bir faaliyet sergilenebilmelidir. Böyle bir çalışma tarzı ve yönelimi için, hem alanın genel sorunlarını, hem sektörlerin mevcut tablosunu, hem de işyerlerindeki özgün sorunları bilmek, özetle alana tam hakimiyet gerekmektedir.

Alanın genel sorunları ve kamu emekçileri hareketinin mevcut tablosu hakkında asgari bir deneyim ve birikime hakim olan Komünist Kamu Emekçileri, önümüzdeki dönem faaliyetini işyeri ve sektörleri temel alan bir yönelim ve çalışma tarzı üzerinden yeniden şekillendirmeyi hedeflemektedirler.

İşyeri ve sektörleri temel alan bir çalışma tarzı ve faaliyet kapasitesi

Alanın özelliklerinden dolayı genel seslenme faaliyeti, propaganda ve ajitasyonun sürekliliği önemli fakat yeterli değildir. Alanda somut politika üretmenin, güç olmanın ve mevzi kazanmanın yolu işyeri ve sektörleri temel alan bir çalışmayı gerektirmektedir.

Bunun öneminin bilincinde olan Komünist Kamu Emekçileri, bu konudaki eksikliklerini aşmak için değişik alan ve sektörlere yönelik somut ve hedefli bir çalışma yürütmeyi önlerine görev olarak koydular. Bu doğrultuda sağlık, eğitim, belediye, maliye gibi temel sektörlerde yoğunlaşma ve güçlerini dağıtmamak için de bu sektörlerde hedef işyerleri belirleme kararı aldılar.

İşyeri ve sektörleri temel alan bir çalışma tarzının karşılık bulması için bu alanlara yönelik somut hedefler belirlemek, merkezi araçların yanısıra yerel ve sektörel araçlar kullanabilmek gerekmektedir. Genel ve sendikal süreçlere işyeri ve sektörler üzerinden müdahale etmenin yolu buralara yönelik somut politika ve hedefler belirlemekten geçmektedir. Komünist Kamu Emekçileri bulundukları işyeri ve sektörlerde yaşanan özgün süreçlere bu bakışla müdahale edeceklerdir.

Bir işyeri temsilcisine yönelik sürgün saldırısı, bir işyerinde yaşanan yemek, servis vb. sorunlara müdahale, ancak o işyeri ve sektörde yaşanan somut gelişmeleri ve tepkileri bilmekle, buna uygun talepleri ileri sürmekle, mücadelenin önünü açacak kanalları yaratmaya çalışmakla olanaklıdır. Bu doğrultuda atılacak her adım müdahaleyi güçlendirecek, faaliyet kapasitesini geliştirecektir. Bu amaca hizmet edecek her türden genel, yerel, sektörel, işyeri temelli araç, yol ve yöntemi kullanmak, alanda faaliyeti bu hedefler üzerinden örgütlemeye çalışmak belki hareketin tablosunu bugünden yarına değiştirmeyecektir. Ancak Komünist Kamu Emekçileri’nin iş yapabilme becerisini, mücadeleyi örgütleme yeteneğini, müdahale kapasitesini geliştirecek ve güçlendirecektir. Yaratılan deneyimler küçük de olsa mevziler açacaktır. Bir sektöre yapılan müdahale diğer bir sektörü etkileyecek, bir işyerinde kazanılan başarı diğer işyerini tetikleyecektir. Bunun için de bir alanda yaratılan deneyimi, çalışmanın imkanlarını, sorunlarını, kazanımlarını diğer işyeri ve sektörlere taşımak gerekmektedir.

 Komünist Kamu Emekçileri'nin örgütsel sorunları ve işleyişi

İşyeri ve sektörleri temel olan bir yönelim ve çalışma tarzı üzerinden mevziler kazanma, bağımsız eylemler ve süreçler örgütleyebilme hedefiyle önümüzdeki kucaklamaya hazırlanan Komünist Kamu Emekçileri, örgütlü sınıf devrimcisi kimliğini güçlendirmek için de yeni döneme her açıdan hazırlanmak gerektiğini tespit ettiler.

Alanda kadrolaşmak, partili mücadeleyi büyütmek ve güçlendirmek için hem örgütsel işleyiş ve disiplin hem de marksist-leninist ideoloji ile kuşanmak gerektiğinin altını bir kez daha çizdiler. Partinin ideolojik-siyasal çizgisine, stratejik hedeflerine ve taktik politikalarına hakim olmak için sistematik bir eğitim çalışmasının önemini vurgulayarak, bunun gereklerini yerine getirmek için harekete geçtiler.

Partinin sınıf çalışması deneyimlerine yararlanmak, Parti'nin dönemsel değerlendirmelerini ve temel metinlerini sistematik olarak incelemek ve tartışmak, çıkarılacak sonuçlar üzerinden alana özgü somut politikalar üretmek noktasında daha fazla çaba harcamak gerektiğini tespit ettiler.

Örgütsel disiplinin ve devrimci kimliğin güçlendirilmesi, ancak buna uygun bir işleyişle mümkündür. Faaliyeti örgütleyen, sorunlarını tartışan, denetim mekanizmasını işleten ve önüne yeni görevler koyan bir işleyişi tüm çalışma alanlarında oturtmanın önemi açıktır. Bu ihtiyacın bilincinde olan Komünist Kamu Emekçileri, önümüzdeki dönemde buna uygun bir konumlanış içinde olacaklardır.

Alanda faaliyet yürüten tüm güçlerle gerçekleştirilen tartışma platformu önümüzdeki dönemin temel yönelimlerini belirlemiş, önemli tespitlerde bulunmuştur. Bundan sonrası için yapılması gereken, atılan her adım, kazanılan her deneyim üzerinden faaliyetin sorunlarını ve ihtiyaçlarını tartışan, çözüm üretmeye çalışan bir işleyişle çalışmayı güçlendirmektir.

Üç gün süren tartışma platformu, alandaki genç ve deneyimsiz güçlerimizin alanın sorunlarına hakim olabilmeleri ve deneyimlerin aktarılması noktasında da oldukça işlevli olmuştur.

Komünist Kamu Emekçileri önümüzdeki dönemi kucaklamak için her zamankinden daha fazla güç ve enerjiyle sürece yükleneceklerdir.


Üste