Dostlar, yoldaşlar!
Ekim Devrimi’nin 91., yeni Ekimler’in partisinin 10. Yılı vesilesiyle düzenlemiş olduğunuz gecenizi büyük bir coşku ve kıvançla selamlıyoruz.
Lenin büyük devrimin 4. yılında şunları söylemişti:
“Biz bu eserin yapımına başladık. Ne kadar zamanda, ne zaman, hangi ulusun proleterleri bu eseri sonuna vardırırlar bunun öze ilişkin bir önemi yok. Önemli olan buzun kırılmış, yolun gösterilmiş ve açılmış olmasıdır.”
Lenin’in bu sözleri, büyük devrimin 91. yılını kutladığımız şu günlerde ne kadar da büyük bir değer taşımaktadır.
Emperyalist-kapitalist düzen dünyayı büyük bir uçurumun eşiğine getirmiş bulunmaktadır. İnsanlık yarınına baktığında bir umut ışığı da görmemektedir. Her geçen gün düzenin insanlığa ödettiği fatura büyümektedir. Dünyanın dört bir köşesine kapitalizmin karanlığı çökmüş bulunmaktadır.
Bu karanlığın en koyu olduğu coğrafyalardan biri de yaşadığımız ülkedir. Emperyalist efendileriyle etle tırnak gibi kaynaşmış bulunan asalak kapitalistler sınıfı ve devleti, emekçi milyonlara onyıllardır kan kusturmaktadır. Sosyal ve ekonomik yıkım her zaman bu ülkenin bir gerçeği olmuştur, işçi ve emekçiler katmerli bir sömürü düzeninin altında ezilmişlerdir. Diğer taraftan kardeş Kürt halkı üzerindeki sömürgeci egemenlik en insanlık dışı biçimler almıştır. İnkar ve imha dışında bir politikası olmayan düzen, şovenizmi körükleyerek halklar arasına düşmanlık tohumları ekmekten kaçınmamaktadır. Bunu, hem Kürt halkının özgürlük mücadelesini bastırabilmenin hem de diğer milliyetlerden işçi ve emekçiler üzerindeki sömürücü egemenliği sürdürebilmenin imkanı olarak kullanmaktadır. Bugün her bakımdan büyük bir iflas içine girmiş bulunan düzen işçi ve emekçilere açlık ve sefaletten, Kürt halkına inkar ve imhadan başka bir şey verememektedir. Bu durumda karanlığı artırmakta, faşist baskı ve terörünü yoğunlaştırmakta, gözü dönmüşçesine şovenizmi körüklemektedir. Bu en koyusundan bir karanlık demektir.
Dünyanın her köşesinde olduğu gibi ülkemizde de emperyalist-kapitalist düzenin yarattığı bu koyu karanlıktan kurtulmak için Ekim Devrimi’nin 91 yıl önce açtığı yoldan yürümek dışında bir çıkar yol yoktur. Bugün artık daha iyi görülmektedir ki, insanlık için “tarihin sonu” olarak gösterilen dönem, insanlığın yolundan bir anlığına çıkması olmuştur. Fakat bu kadarı bile ona pahalıya patlamıştır. Geldiğimiz tarihsel eşikte, insanlık sosyalizme su ve ekmek gibi ihtiyaç duymaktadır.
Ancak sosyalizm için yeni Ekimler’e, yeni Ekimler’in partisine ihtiyacımız var. Bu parti, en ileri teorinin rehberlik ettiği, mevcut toplumun tek devrimci sınıfı olan işçi sınıfının savaş kurmayı olarak kendisin örgütlemiş, çelikten disiplinli, ilkeleri konusunda katı bir parti olmalıdır.
Türkiye’nin işçi ve emekçileri böyle bir partiye sahiptir. “Tarihin sonu”nun ilan edildiği günlerde bir avuç komünist yüzlerini Ekim Devrimi’nin ışığına çevirmekte ısrar ettiler ve böyle bir partinin temellerini attılar. Bu parti son derece zor koşullarda, büyük emeklerle inşa edildi ve bugün 10. yılını dolduruyor.
İnsanlığın yeni Ekimler’e ihtiyaç duyduğu bir tarihsel anda ne mutlu ki böyle bir partimiz var. Bundan dolayı geleceğe büyük bir umutla ve güvenle bakıyoruz. Çünkü biliyoruz ki parti, Ekim’in yolundan bizi sosyalizme götürecektir.
Yaşasın devrim ve sosyalizm!
Yaşasın yeni Ekimler’in partisi!
Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu