Logo

Sınıf hareketine siyasal müdahalede PYO


Sınıf hareketine
siyasal müdahalede PYO

Kongre toplayan her ciddi devrimci sınıf partisi, “yüklenilecek halka” veya “halkalar“ saptayarak dönemsel politik mücadele hattı çizer. Parti inşa sürecinin ulaştığı düzeye veya sınıflar mücadelesinin seyrine bağlı olarak değişse de, çubuk bükülecek alanların saptanması, devrime en iyi şekilde hazırlanma iddia ve sorumluluğunun doğal gereklerindendir.

IV. Parti Kongre’sini toplayan TKİP’nin çubuk büktüğü alanlardan biri, sınıf hareketine etkili bir politik müdahale gerçekleştirmektir. Sınıf çalışmasında bu sıçramayı gerçekleştirmek, partiyi maddi-toplumsal zeminine oturtmak ve buna dayanarak topluma işçi sınıfı adına söz söyleyebilmek... Tüm bunlar ancak sınıfa etkili bir politik müdahale ile mümkün olabilir. Bunu başarmak için ise, yerleşik çalışma tarzını gözden geçirmek, saptanan hedeflere uygun hale getirmek zorunludur. Tarz değişikliği üzerinden ele alınması gereken birçok nokta var; biz burada PYO’nun bu süreçte oynaması gereken role işaret edeceğiz.

Yeni tarzda yayın faaliyeti

Çalışma tarzında değişikliğin gündemde olduğu yerde, yayın faaliyetinin de bu kapsamda ele alınması, dahası bu konuda ön açıcı bir misyon yüklenmesi gerekir. Partinin tüm yayın araçları için bu geçerli olsa da, siyasal faaliyetteki rolünden dolayı, öncelikle üzerinde durulması gereken PYO’dur.

 Devrimci siyasal çalışmanın yükünü büyük ölçüde taşıyan politik yayının bu rolü ne yazık ki yeterince kavranamamaktadır. Parti kadro ve militanlarının katkılarındaki nicel ve nitel yetersizlikten, gazetenin işçi, emekçi ve gençlere ulaştırılmasında yaşanan istikrarsızlıktan, okurla kurulması gereken iletişimin zayıflığından, yayının güçlendirilmesi konusunda yeterli çabanın harcanmamasından vb. bunu anlamak mümkündür.

Elbette bu salt kişilerin değil, öncelikle parti komiteleri, kolektifler ve organlarının sorunudur. O halde parti örgüt ve kolektiflerinin, her parti kadrosu ve militanının, PYO’ya sunduğu/örgütlediği katkıları eleştirel bir değerlendirmeye tabi tutması, bu etkili aracın siyasal faaliyetteki kullanım düzeyini gözden geçirmesi bir ihtiyaçtır. Bu gözden geçirmeler kolektif tartışmalara konu edilebilmeli, yeni dönemde yayının güçlendirilmesi, etkili ve amaca uygun kullanımı konusunda somut hedefler saptanıp kararlar alınmalı, bu öncelikli görevlerden biri sayılmalıdır.

Öncü işçileri politikleştirmenin aracı

Sınıf hareketine etkili siyasal müdahalenin temel hedeflerinden biri, ileri öncü işçileri politikleştirmektir. Elbette bunu sadece bilinç planında değil, fakat örgütlenme ve eylemde de politik tutum alabilen öncü işçi kuşağının yetiştirilmesi kapsamında ele almak gerekiyor. İleri işçilerin politikleştirilmesinde ise, farklı araç, etkinlik ve eylemlerin yanısıra PYO özel bir rol oynamak durumundadır. Politik yayını sınıf çalışmasında etkili bir rol oynayabilecek niteliğe yükseltmeden, politikleşmiş bir öncü işçi kuşağı yetiştirme çabası yetersiz kalacaktır.

Elbette PYO’nun bu rolü oynayabilmesi için içerik ve biçim alanındaki sorunlarının giderilebilmesi, parti komite ve kolektifleri ile partili kadro ve militanların bu aracı en etkin bir şekilde kullanabilmesi gerekiyor. Yayına katkıyı bunu gözeterek yapmak, özellikle ileri işçilerden bunu güçlendiren katkılar örgütlemek ve yayını hedef kitlesine ulaştırmak da özenle gözetilmesi gereken hususlar arasındadır.

Sınıfın gündemini tutan, ileri işçilerin katkılarıyla zenginleşen, gecikmeden dağıtımı yapılan bir PYO, sınıf çalışmasında kendisine biçilen misyonu yerine getirmekte güçlük çekmeyecektir. 

Sınıfı gazetesiyle, gazeteyi sınıfıyla buluşturma

Politik yayın organı partinin genelde işçi ve emekçilere seslenme aracıdır. Bununla birlikte, devrimci bir sınıf partisinin politik yayın organının öncelikli hedef kitlesi, ileri işçi kuşağı olmak durumundadır. Yani PYO’yu esas olarak ileri-öncü işçilerin gazetesi haline getirmeyi hedefleyen bir pratik çaba içinde olmalıyız.

Bu konuda alınmış belli bir mesafe olsa da bu henüz yetersizdir. Yeni dönemde bu sınırları yıkmak, PYO’yu en azından belli işletme ve sanayi merkezlerindeki ileri işçiler kuşağı tarafından aranan bir yayın haline getirmek, gözetilmesi gereken önemli hedeflerden biridir. Bu hedefi, gazeteyi esas muhatabı olan öncü işçilerle, öncü işçileri ise kendi yayınlarıyla buluşturmak şeklinde tanımlayabiliriz. Bu yönde katedilecek mesafe hem öncü işçilerin politikleşme sürecini hızlandıracak hem de PYO’yu içerik ve biçim yönünden güçlendirecektir.

Öncü işçilerin yazınsal katkılarını örgütleme

PYO’yu “sınıfın ileri kuşağının gazetesi” haline getirmek kolay değil elbette. Bu hedefe çok yönlü ve yoğun bir emek harcanmadan ulaşılamaz. Politik yayının içeriğinin güçlendirilmesi, sınıfın gündemini tutması, siyasal bilinç taşıması ve eylemlerde yönlendirici rol oynaması, ileri işçilerin dikkat ve ilgisini çekecektir.

PYO’ya katkı sunan kadro ve militanlara düşen sorumluluğu gözardı etmeden, yayını içerik açısından işçiler tarafından aranır hale getirmenin en etkili yollarından biri, ileri-öncü işçilerin yazınsal katkılarını alabilmektir. Onlardan alınan değerlendirme, mektup, röportaj gibi katkılar yayının içeriğini zenginleştirmekle kalmayacak, sınıfla bağların güçlenmesini de sağlayacaktır. Bu tür katkılar elbette halihazırda örgütlenmektedir. Ancak bunlar sistemli olmaktan uzaktır. Oysa gerekli olan işlevsel katkıları kalıcı hale getirmektir.

Düzenli mali katkının önemi

Yeni dönem yayın faaliyetinde gözetilmesi gereken hedeflerden biri, politik yayın organına öncü işçilerin mali katkılarını örgütlemektir. Partinin günlük basını hedeflediği bir sürece girdiğimiz dikkate alındığında, bu mesele ayrıca önem kazanmaktadır.

Mali katkı esasta politik bir tutumun ifadesidir. İşçiler ancak politik olarak sahiplendikleri bir yayına mali destek sunabilirler. Dolayısıyla alınacak katkının miktarından çok ileri işçilerle kurulacak politik bağlar önemlidir. Politik bağların güçlenmesi doğal olarak mali katkıyı nicel açıdan da büyütecektir. 

Sistemli, yaygın ve zamanında dağıtım

Üzerinde durulması gereken bir diğer nokta PYO’nun düzenli, yaygın ve hızlı dağıtımıdır. Bir yayın organın misyonunu oynayabilmesinin ilk koşullarından biri, okur kitlesine zamanında ulaşabilmesidir.

Burjuvazinin tekelindeki dağıtım şirketlerinin, “devrimin ve sosyalizmin sesi” olma misyonu taşıyan bir yayın organına karşı tutumu açıktır. Dolayısıyla PYO’nun dağıtımı esas olarak parti örgütleri ile kadro, militan ve sempatizanlarının ısrarlı çabalarıyla mümkündür. Halihazırda bu dağıtım istenen düzeyin gerisindedir. Yeni dönemde yayının sistemli ve ısrarlı bir biçimde ve zamanında işçi ve emekçilere ulaştırılması konusunda da etkin bir çaba harcanmak durumundadır.

İleri işçiler bir yayın organını arıyor, okuyor, yazınsal katkılarıyla güçlendiriyor ve mali açıdan destekliyorlarsa, onu kendi gazeteleri olarak kabul ediyorlar demektir. Sınıf hareketine etkili bir siyasal müdahalede bulunmanın önemine çubuk büküldüğü bu dönemde, devrimci sınıf partisinin politik yayın organının bu niteliğe kavuşturulmasının yolu, tüm parti örgütlerinin, parti kadro, militan ve sempatizanlarının bu işe dört elle sarılmalarından geçiyor.


Üste