Logo

Yayınların niteliğini yükseltme sorumluluğu


Yayınların niteliğini
yükseltme sorumluluğu

Partinin gündemindeki önemli konulardan biri, parti çizgisinin ve politikalarının taşıyıcısı olan yayınların güçlendirilmesi, amaca uygun bir içerik ve biçime kavuşturulmasıdır. Yayınların içeriğini güçlendirmekten söz ettiğimiz yerde, doğal olarak ilk işaret edilmesi gereken, yayınlara düşünsel katkı yapan kadro ve militanlara düşen sorumluluktur. Bu sorumluluk, yayınları güçlendirme hedefinde mesafe alabilmek için özel bir çaba harcamayı gerektiriyor.

***

Burjuvazi, işçi sınıfı ve emekçilerin bilincini bulandırmayı, onları düşünsel yönden sersemletmeyi hedefleyen sayısız saldırı aracına sahip. Bu araçların hem yaygınlıkları hem de kolay ulaşılabilir olmaları, egemen sınıflara, zehir saçan silahlarıyla kitleleri tam bir yaylım ateşine tutma olanağı sağlıyor.

Burjuva gericiliğinin aralıksız devam eden ideolojik saldırılarının işçi sınıfı üzerinde de etkili olduğunu, devrimci sınıf çalışmasında karşılaştığımız işçilerin olayları algılayış ve yorumlayış biçimi üzerinden de biliyoruz. Dinci-gerici ve ırkçı-gerici ideolojilerin işçiler üzerindeki bu rahatsız edici etkisi dikkate alındığında, zehir saçan araçların burjuvazinin elinde nasıl da etkili silahlara dönüştüğü kolaylıkla anlaşılabilir.

Genelde parti yayınlarının, özellikle de politik yayın organının bu gerici kuşatmaya karşı etkili bir ideolojik mücadele yükseltmesi gerekiyor. Bu aşamada öncelikle PYO’nun en azından sınıfın ilerici öncü kuşaklarını etkileyebilecek, onlar tarafından aranan nitelikte bir yayın düzeyine yükseltilebilmesi önem taşıyor. Dolayısıyla politik yayını bu niteliğe kavuşturma sorununa özel bir tarzda yüklenmek durumundayız.

***

Politik yayının niteliğini yükseltmenin bir yönü yayın gündeminin isabetli bir şekilde saptanması, işçi sınıfı ve emekçileri ilgilendiren temel sorun veya olayların öne çıkartılmasıdır. Diğer yönü ise, öne çıkan olaylarla ilgili makale ve değerlendirmelerin “teorik bakış, tarihsel arka plan ve güncel boyut” bütünlüğü içinde kaleme alınmasıdır. Sorunun diyalektik bütünlüğe dayalı bu kavranışı hem yazının mesajını daha güçlü hem de daha kolay anlaşılır hale getirecektir.

Bir sorunu veya olayı yukarıda işaret edilen bütünsellik içinde kaleme alabilmek için, konuya dair ciddi bir araştırma yapılması, verilerin derlenmesi, temel değerlendirmelerimizin mutlaka bir kez daha okunması, varılan sonuçların irdelenmesi ve metnin teorik bir bakış açısıyla bu temel üzerinde inşa edilmesi, büyük bir önem taşır. Konu üzerinde düşünsel yoğunlaşmanın sağlanması, kaleme alınan metnin son kez dikkatli bir biçimden gözden geçirilmesi, bir diğer önemli noktadır.   

***

Bir konuya dair makale veya değerlendirme yazısı kalem almak, bir şeyi anlatma, bir mesajı iletme isteği ve sorumluluğuyla ilgilidir. Bu sorumluluğun hakkını verebilmek, fikrin/mesajın muhataplarına etkili bir şekilde aktarılabilmesiyle mümkündür. Bu da fikirlerin taşıyıcısı olan yazılı metinlerin kurallara uygun, sözünü doğrudan ifade eden, süslemelerden uzak, sade ve anlaşılır bir dille kaleme alınmasını zorunlu kılar.

Sözün gereksiz yere uzatılması yazıyı ağırlaştıracağı gibi, ana fikrin o kalabalık içinde daha belirsiz ve dağınık kalmasına yol açar. Bu tarzın okumayı zorlaştırdığı dikkate alındığında, gereksiz uzatmalar, yazının iletmeyi hedeflediği mesajı/fikri zayıflatacaktır. Oysa örgütlü bir sınıf devrimcisi için yayınlara katkı bir “görev savma” değil, temel bir sorumluluktur ve en iyi şekilde yerine getirilmesi bir kural olarak kabul edilmelidir. 

***

Siyasal faaliyetin araçları olarak devrimci yayınlarda redaksiyon kritik bir rol oynar. Yazıların fazlalıklardan arındırılması, eksikliklerin tamamlanması, parti çizgisi veya teorik bakışla ilgili sorunların giderilmesi noktasında, redaksiyonun büyük bir önemi vardır.

Metinlere müdahalenin bir yönü dil kuralları ile ilgili sorunların giderilmesidir. Yanısıra, düşüncenin daha sade ve anlaşılır hale getirilmesi, gereksiz fazlalıklardan arındırılmasıdır. Zira, ne kadar dikkat edilirse edilsin, bu konuda hata yapmadan bir metin kalem almak kolay değildir.

Diyalektik yöntem bize sorunları teorik-bilimsel bakış açısıyla irdeleme ve anlaşılır kılma olanağı sağlar. Dolayısıyla teorik bakış açısı ve parti çizgisinin kavranmasının taşıdığı özel önem yeterince açıktır. Bu kuşkusuz bir eğitim/donanım sorunudur. Bu nedenle sorunun bir yanı bu zayıflığın üzerine sistematik bir çabayla gitmektir. Güncel planda yapılması gereken ise, ele alınan konuya ilişkin en azından temel değerlendirmelerimiz ile temel teorik metinlere dönülüp bakılmasıdır. Parti yayınlarına gelen kimi metinler bu açıdan belirgin bir zayıflık taşıyabilmekte, ciddi hatalar yapılabilmektedir. Bazı metinler, deyim uygunsa, gelişi güzel kaleme alınabilmektedir.

Redaksiyon için asıl sorun alanı bu noktada ortaya çıkmaktadır. Bu durumda redaksiyon, metni dil olarak düzeltme, güçlendirmenin ötesinde metnin içeriğine yoğunlaşmakta, olayların tarihsel arka planı ve parti çizgisiyle uyumu alanındaki eksikliklerini gidermeye çalışmaktadır. Bu ise büyük bir emek, dikkat ve zaman gerektiren bir iştir. Harcanan onca emeğe rağmen, orijinali zayıf olan bir metnin etkisi yine de sınırlı kalmaktadır. O halde, “Nasıl olsa redaksiyon tarafından yazılar gözden geçirilip düzeltiliyor” rehavetine kapılmamak, tersine, hataları asgariye indiren içeriği güçlü metinler kaleme alabilmek için özel çaba sarf etmek gerekiyor.

***

Düşünsel üretim alanında gelişim sağlayabilmek eğitim/donanım üzerinden bir süreci, fakat aynı zamanda mevcut birikim üzerinden bir titizliği, gerçek bir emek harcamayı gerektirmektedir.

Yazıların redakte edilmiş biçiminin bu çerçevede eğitici bir rol oynayabileceğini hatırlatalım. Bunun için yayınlanan yazı dikkatle incelenmeli, metinlere yapılan müdahale bir eleştiri ve değerlendirme olarak ele alınmalı, değişikliği gerekli kılan eksiklik veya hatalar saptanabilmelidir.  Elbette bunun için metinlerin orijinali ile yayınlanan dikkatle karşılaştırılmalı, yapılan değişikliklerin mantığı anlaşılmalı ve yeni metinler kaleme alınırken bu olgu gözetilmelidir.

Parti yayınlarına katkıda bulunan güçlerimizin bu çaba ve dikkati göstermesi, yayınların niteliğini güçlendirmede mesafe almamızı kolaylaştıracaktır.


Üste