Logo

Teslim Demir Genç Komünistler Kampı başarıyla gerçekleşti!


Teslim Demir Genç Komünistler Kampı başarıyla gerçekleştirildi. Genç komünistler olarak kampımızı Türkiye devrimci hareketinin yarım asırlık çınarı olan yoldaşımıza atfettik. Teslim Demir yoldaş naaşının genç komünistlerce taşınmasını istemişti. Bu salt bir istek değil, bizim için bir vasiyet anlamı taşıyordu. Cenazesinde yoldaşın naaşını büyük bir onurla omuzladık. Fakat aslolanın, onun uğruna yaşamını verdiği mücadeleyi büyütmek olduğu bakışıyla kampımızı örgütledik.

Çeşitli illerden genç komünistlerin katıldığı kampımızda sunumlar yapıldı, etkinlikler gerçekleştirildi. Kampımızın içeriği Marks'ın 200. doğum yılı vesilesiyle dünya görüşümüzü anlamak, kavramak ve özümsemek üzere belirlendi. Sunumlar ve tartışmalar canlı, verimli ve kolektif nitelikteydi. Güçlü bir ön hazırlık sürecine dayanıyor olması, nitelikli geçmesini sağladı.

Bir dünya görüşü ve eylem kılavuzu olarak Marksizm

Teslim Demir Genç Komünistler Kampı şu gündemler üzerine toplandı:

1- Marksizmin doğuşu: Ütopyadan bilime…

İlk gündemimiz Marksizmin gelişim koşulları, dünya görüşü olarak ortaya çıkışı, eylem kılavuzu haline gelme süreci oldu. 1848 burjuva devrimleri, İngiltere'de yaşanan kapitalist gelişme, sanayi devrimi ve Almanya'da gelişen düşünsel birikim üzerine sunum yapıldı. Marksizme ebelik eden tarihsel koşulların bu olgular üzerine şekillendiği vurgulandı. Sunumun ardından verimli tartışmalar gerçekleştirildi.

2- “İnsan tarihin öznesidir, değişir ve değiştirir.” (Karl Marks)

İkinci gündemimiz marksist dünya görüşü içerisinde işçi sınıfının devrimci misyonu oldu. Bu bağlamda yapılan sunumda tarihsel gelişim dinamiklerinin sınıf mücadeleleri olduğuna işaret edildi. 11. Tez'de “Aslolan değiştirmektir” diyen Marks’ın günümüz kapitalist üretim ilişkileri içerisinde işçi sınıfının tuttuğu yeri bilimsel olarak ortaya koyduğu, buradan hareketle kapitalist sömürü çarklarının ancak bu sınıf tarafından parçalanıp atılabileceği anlatıldı. Toplumlar tarihinin sınıflar mücadelesi tarihi olduğu, tarihsel gelişimde temel dinamiğinin sınıf mücadeleleri olduğu vurgulanarak sunum noktalandı.

Ardından güncel planda işçi sınıfının tarihsel devrimci misyonu üzerine tartışmalar yapıldı. Bu kapsamda “Endüstri 4.0”, yapay zekanın üretimde tutacağı iddia edilen yer, işçi sınıfının yaşadığı dönüşüm vb. gündemler canlı sohbetlere konu oldu.

3- “Değişmesi gereken bir dünyanın, değişmesi gereken parçalarıyız!” (Yılmaz Güney)

Son gündem ise marksist dünya görüşü ve devrimci kimlik idi. Sunumda ilk olarak devrimci yaşam ve kimliğin inşasında ideolojik donanımın önemine vurgu yapıldı. Marksist dünya görüşü ile donanmayan bir devrimcinin, doğayla, toplumla, kendisiyle, mücadeleyle; özetle yaşamı oluşturan tüm alanlarla kurduğu ilişkileri bilimsel temelleri üzerinden kavrayamayacağı, dolayısıyla değiştiremeyeceği vurgulandı. Kapitalist toplum zemin üzerinden şekillenmiş olan devrimcilerin, düzene karşı mücadelesini kesintisiz olarak düzenin devrimci yaşama sirayet eden eğilim ve alışkanlıkları ile de sürdürmesi gerektiği vurgulandı. Sunumun ardından diğer tüm başlıkları da kapsayacak şekilde canlı tartışmalar yapıldı.

***

Üç temel gündemin yanı sıra Venezuela’da yaşanan süreç, Ortadoğu'daki gelişmeler, seçimler, gençlik hareketinin verili durumu, gençlik çalışmamızın gündemleri, politik gençlik örgütü, gençlik yayınları tartışmalarının da yürütüldüğü kampta verimli bir süreç geçirilmiş oldu.

Genç komünistler yaşam ve ilişkiler planında da bilimsel dünya görüşümüze uygun hareket ettiler. Bu, her yanıyla komünist gençlik çalışmamızda yeni bir eşiği ifade ediyor. Kampımızın örgütleniş biçimi, devrimci yaşam, güvenlik, iç illegalite konusunda bir eğitime dönüştü. Kampımız genç komünistlerin bilinçlerinde siyasal ve örgütsel anlamda birçok noktayı aydınlattı. Kolektif ruh ve devrimci yaşamı pekiştirdi. Bu açıdan kampımız, partimizin önderliğinde bir süreci geride bıraktığımızın ve yeni bir dönemi açacağımızın garantisidir. Genç komünistler Teslim Demir yoldaşın yaptığı çağrıya yanıt verdiler.

Teslim Demir Genç Komünistler Kampı'nda yapılan verimli tartışmalarının bazı sonuçlarını şu şekilde ifade edebiliriz:

- Kampımızda sık sık “partili devrimci yaşam her şeyden önce bir dünya görüşü sorunudur” dedik. Zira, var olan karşısında bir duruşa sahip olmak, her şeyden önce bir çizgiye sahip olmayı gerektirir. Özneleşmek, insanı ve doğayı her gün yıkıma uğratan kapitalist sistem karşısında irade olabilmek, bilimsel temellere sahip bir dünya görüşü ile donanmaksızın mümkün değildir. Bu açıdan, Marksizmi daha güçlü bir şekilde özümsemek için kapsamlı ve çok yönlü bir eğitim sürecini hayata geçirme sorumluluğu bizleri bekliyor. Marksizmin bilimsel olarak incelenmesine paralel olarak parti birikiminin incelenmesi ve özümsenmesi, bir diğer önemli sorumluluk alanı olarak öne çıkıyor. Tam da bu bakışla kampımızda, yeni dönemde bu ikili sorumluluğu bir arada sürdürme kararı almış bulunuyoruz.

Eğitim sürecinin bir yanını ideolojik-politik niteliğimizi yükseltme hedefi, diğer yanını ise gençlik mücadelesinin çok yönlü ihtiyaçlarına yanıt verecek pratikler oluşturuyor.

Sinan yoldaşın uzun soluklu devrimci yaşamı, bizlere ideolojik donanımın devrimci kimliğin en temel öğelerinden birisi olduğunu bir kez daha gösterdi. Doğadaki ve toplumdaki çelişkileri, hareketleri, dinamikleri bilimsel bir perspektifle ele alamayan, kavrayamayan, buradan hareketle dünyayı değiştirme eylemine dahil olamayanlar soluklarını uzun süre tutamazlar. Yenilgilere, baskılara, gericilik yıllarına, tasfiyeci cereyanlara göğüs geremezler. İşte kampımız, Sinan yoldaş şahsında partimizin tüm bu süreçlerde şekillenmiş ve çelikleşmiş çizgisini, somutta bir eylem çağrısı olarak ele almış bulunuyor.

Öte yandan, Marks'ın Alman İdeolojisi’nde ifade ettiği şu sözler, devrimci kimliğin inşasında bireyin kendi gerçekliği karşısında alması gereken tutuma da çerçeve oluşturmaktadır: “… gerçekte ve pratik materyalist için, yani komünist için sorun, mevcut dünyayı köklü bir biçimde dönüştürmek, var olan duruma pratik olarak saldırmak ve onu değiştirmektir.” Marks'ın bu çağrısı, devrimci kimliğin inşasında, kapitalist sistem içerisinde şekillenen toplum-insan yaşamının çok yönlü ve karmaşık boyutlarını kavramak ve değiştirmek için bir savaş çağrısıdır aslında. Rutine, sıradanlaşmaya, mevcutla barışık kalmaya karşı bir büyük isyandır. Genç komünistler olarak yeni dönemde Marks'ın bu çağrısına daha güçlü yanıt verecek, devrimci kimlik ve yaşam tarzı alanında kendimize eylem kılavuzu yapacağız.

Partimizin devrimci bir gençlik hareketi geliştirme politikasında mesafe alabilmesi, genç komünistlerin bu eksende gerçekleştireceği hazırlığa bağlıdır. Bu hazırlığın bir boyutunu gençlik içerisinde mevziler edinmek oluştururken, diğer önemli boyutunu ise genç komünistlerin sistemli olarak kendi niteliklerini (ideolojik, politik ve örgütsel açıdan) yükseltmeleri süreci oluşturmaktadır. Bu ikili sorumluluğun gereklerini bir arada yerine getirmek, partimizin genç komünistlere yaptığı çağırıyı somut olarak yanıt vermek anlamına gelmektedir.

Gençlik partiye, devrime, TKİP'ye!

Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!

Genç Komünistler

Şubat 2019


Üste