2008 1 Mayıs’ına iki hafta kala bölgemizde partimizin faaliyetini başlattık. İki haftayı bulan yoğun bir emek ve çabayla bölgemizde afişleme ve yazılamalar yaptık. Hemen ardından kuşlama eşliğinde bildiri dağıttık. Böylece partimizin doğru politik çizgisini sınıf ve kitlelerle buluşturarak, 1 Mayıs’a dönük çağrımızı oldukça yaygın bir şekilde gerçekleştirdik.
Faaliyet sırasında biraz heyecanlanırken, daha çok mutluydum. Dava adamı olmak konusunda net olduğum için, partimin faaliyetine katkı sunmak bana ayrıca güç katıyor. Dava uğrunda gerektiğinde canımı vermeye hazır bir devrimci olarak partimin açmış olduğu bayrağı bundan sonra da daha ileriye taşımayı bir sorumluluk olarak görüyorum.
Evet, bir 1 Mayıs daha geride kaldı. Türkiye’de ve dünyada 1 Mayıs kitlesel ve coşkulu gösterilerle kutlandı. İstanbul’daki 1 Mayıs’ta sermayenin kolluk güçleri panzerlerle, coplarla, gaz bombalarıyla kudurmuşluklarını dışa vurdular. Sabahın erken saatlerinden işçi ve emekçilere sert, yoğun ve aralıksız bir şekilde saldırarak, kitlelerin Taksim kararlılığını kırmaya çalıştılar. Ama kitleler militan duruşlarıyla sermaye devletine gereken yanıtı verdiler.
Sendika ağalarının ikili tutumuna ve bazı reformist akımların kaba tutarsızlıklarına rağmen, sayıları 30 bini bulan polis ordusuna karşı sokak sokak direnilmiş, militan bir direniş çizgisi sergilenerek devletin zorbalığına boyun eğilmemiştir. Devletin tüm kudurmuşluğuna rağmen, Taksim yolu defalarca zorlanmıştır. Taksim’e girilememiştir ama, girme ısrarı gösterilerek böylece sermaye devleti karşısında önemli bir politik zafer elde edilmiştir. 2008 1 Mayıs’ında sınıfın irade ve kararlılığı kazanmıştır.
Şan olsun kanıyla, canıyla, emeğiyle partiyi kuranlara!
Şan olsun Türkiye Komünist İşçi Partisi’ne!
Esenyurt’tan partili bir işçi